Tür: Aksiyon, Dram, Tarihi
Bölüm: 12 + 1 OVA
Yıl: 2016
Konusu:
Hikâyemiz Amerika'nın Lawless şehrinde, İçki Yasağı'nın
yürürlükte olduğu 1920'li yıllarda geçiyor. Bu dönemde alkol alımı ve satımı
hükümet tarafından yasaklanmıştır ve durum böyle olunca alkol dağıtımı yer
altından, dolayısıyla mafyanın kontrolünden gerçekleşiyordu. Hükümetin
uyguladığı önlemler de yetersiz kalınca bir takım örgütler giderek güç sahibi
olmuştur.
Ana karakterimiz Angelo Lagusa adlı bir genç. Babası güçlü
bir mafya ailesinin önemli bir üyesidir. Bir çeşit mafya anlaşmazlığı yüzünden Lagusa
ailesi Vanetti tarafindan katledilir. Şans eseri tek sağ kalan Angelo olur ve
kaçmayı başarır. Angelo, Avilio Bruno olarak ismini değiştirerek Chicago’da
yedi yıl ortadan kaybolur. Yedi yıl sonra ise eline gizemli bir mektup geçer.
Mektupta intikam vaktinin geldiği ve o gün orada olanların isimleri yazılıdır.
Durum böyle olunca Angelo, yeni adıyla Avilio, Lawless şehrine geri döner.
Çocukluk arkadaşı Corteo ile iletişime geçen Avilio, daha önce bu grubun
içerisinde yer almış olanlardan ailesini öldürenleri bulmak ve onlardan ailesinin
intikamını almak için Vanetti ailesinin içine sızmaya çalışacaktır. Bunun için
de önemli bir isimle yakınlaşmaya başlar: Don Vincent Vanetti’nin oğlu Nero
Vanetti.
91 Days etkileyici bir
intikam hikayesine sahip.
İlk bölümler çok heyecanlı
geçiyor, çok güzel bir başlangıç yapıyor yani, daha sonraki bölümlerde izlerken
sıkılmıştım açıkcası, pek bi atraksiyon olmuyor. Böyle heyecanlı bir başlangıçtan
sonra ilerleyen bölümlerde tempo bayağı bir düşüyor. Daha sonra tempo yine yükseliyor
ve heyecan artıyor. Hikayenin sonlarına doğru öyle bir olay oluyor ki
sinirlerimi tepeme çıkarmıştı resmen, hatta sinirden ağladığımı hatırlıyorum, benim
için animenin bitirici noktası orasıydı açıkcası, az küfür etmedim haa -.- spoiler
vermek istemiyorum, bu yüzden burda durucam, zaten izleyince beni anlayacaksınız,
bu yüzden kendiniz izleyin ve görun diyorum ^^
Bunlar ilk izleyişimden
oluşan düşüncelerim. Açıkcası bu animeyi 2 kez izledim. İlk izlediğimde hakkını
vermemediğimi düşüdüm hep, bu uzun süredir aklımdan hiç çıkmadı, bu yüzden birkaç
yıl sonra tekrar izleme karar aldım ve izledim, bu sefer hakkını verdiiğmi düşünüyorum.
İlk izlediğimde sıkıldığım bölümler ikinci izleyişimde daha iyi geldi, daha
anlaşılırdı benim için.
Sonlara doğru gerçekleşen
olayın etkisi hala aynıydı ama, yine sinirden ağladım.
Herneyse, o olayı bir
kenara bırakırsak, Avilio’nun zekice bir intikam planı vardı ve bunu izlemek
zevkliydi, güzeldi yani. Fakat finali beni hiç memnun etmedi açıkcası. Belki de
böyle bir final animeyi daha etkileyici ve akılda kalıcı kılmış olabilir, herkes
farklı düşünebilir, belki tatmin olanlar da vardır ama kişisel olarak ben
memnun değilim işte.
Kısaca, bazı bölümler
durgunluğundan dolayı sıkıcı gelebilir ama genel olarak çok etkileyici bir
anime, kesinlikle tevsiye ederim.
İyi ki ikinci kez
izleyip hakkını vermişim diyorum, yoksa yazık etmiş olurdum güzelim animeye.
Ayrıca bu, ilk defa
bir şarkıyı bir animeden değil de bir animeyi bir şarkıdan keşfettiğim anime. Evet,
o şarkı "TK from Ling Tosite Figure - Signal". Bu şarkıyı dinlemeye
başladığımda asla 1 kere dinlemekle kalmıyorum, sürekli replay yapıyorum,
sonunda da loop oluveriyor. Ling Tosite Figure dinlerken bu şarkıyla karşılaşıp
aslında bir animenin soundtracki olduğunu öğrenmemle animeyi izlemeye başlamam
bir oldu ^^ Eminim ki birçok kişi benimle aynı şekilde keşfetti bu animeyi.
Efsane güzel şarkı, herkesin dinlemesi gerek bence.
_________________________
Kaynak: anime-inceleme.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder